Komşu Komşunun Külüne 2. Kitap: Dostane - Kitap kapağı

Komşu Komşunun Külüne 2. Kitap: Dostane

Al Holland

0
Views
2.3k
Chapter
15
Age Rating
18+

Özet

Zavien ile köpeği Pablo, dairelerindeki tesisat sorunu yüzünden komşuları Lara’nın evine taşınmak zorunda kaldıklarında hayatları neşeli atışmalar, beklenmedik yakınlıklar ve artan bir sevgiyle dolup taşar. Birlikte yaşamanın getirdiği iniş çıkışları aşarken ilişkileri derinleşir ve eğlenceli, duygusal anlar ortaya çıkar. Fakat iki arkadaşın arasında yaşanan yanlış anlamalar ve birkaç garip yakınlaşma ile bu yeni başlayan romantizm, kaosun ortasında ayakta kalabilecek midir?

Fazla göster

44 Bölüm

Bölüm 1

Bölüm 1

Bölüm 2

Bölüm 2

Bölüm 3

Bölüm 3

Bölüm 4

Bölüm 4
Fazla göster

Bölüm 1

Kitap 2: Dostane

Lara yeni evine ilk taşındığında, binayı ve daireyi gerçekten çok beğenmişti. Kira uygundu, bina bakımlıydı ve semt güzeldi. Eski külüstür arabasını park edecek bir yeri vardı ve dairesi hoştu. Dairenin içi yeni eşyalarla modern bir şekilde döşenmişti.

Ama zamanla bazı sorunlar baş göstermeye başladı. En büyük dert, A’dan E’ye kadar olan dairelerde ciddi bir su sızıntısı olmasıydı. Üstüne üstlük şimdi yanında biri kalıyordu.

Aslında Pablo’yu da sayarsak iki kişiyle kalıyordu, ki Lara Pablo’yu sayıyordu. Lara kapıyı açmadan önce bile karşısında kimi bulacağını biliyordu. Ama sonrasında neler olacağını tahmin bile edemezdi.

“Kesinlikle olmaz,” dedi Lara kararlı bir şekilde.

“Neden olmasın? Biz arkadaş değil miyiz?” diye sordu Zavien muzip bir gülümsemeyle. Onu etkilemek için maskesini çıkarmıştı. İşe de yarıyordu. Lanet olsun ona.

“Bu arkadaşlığımıza zarar verebilir. Buna hazır değiliz.”

“Bizi öldürmeyen şey güçlendirir.”

“Seni öldürmeyeceğimi mi düşünüyorsun?” diye cevap verdi Lara dümdüz bir sesle.

“Bunu söylemek istemezdim ama Pablo’yu sadece sen biliyorsun. Bana yardım etmek zorundasın,” dedi Zavien ciddi bir tavırla. Pablo da büyük kazağının içinden başını sallıyor gibiydi.

“Pablo’nun burada kaçak kalması benim sorunum değil.”

Bunu söylerken bile Lara tartışmayı kaybettiğini biliyordu. Zavien’in çarpık gülümsemesi hâlâ yüzündeydi. Lara sinirle homurdanırken onu içeriye almak için kenara çekildi.

“Peki! Ama benden yardım istediğine pişman olacaksın.”

“Bundan eminim,” dedi Zavien neşeyle. “Eşyalarımı senin odana mı koyayım?”

“Kurallarım var,” derken Lara Zavien’in peşinden yürüdü. Zavien eşyalarını çoktan sağa sola yerleştirmeye başlamıştı.

Kitaplığına birkaç kitap koyduğunda düzenini bozduğu için Lara onları düzeltmek zorunda kaldı. Buzdolabına birkaç şey doldurdu. Pablo’nun mama ve su kaplarını buzdolabının yanına, yatağını da TV’nin yanındaki havalandırmanın yanına yerleştirdi.

“Odama girmek yok,” diye başladı Lara.

“Çoktan girdim.”

Zavien’in sözünü kesmesine aldırmadan, “Ben iş için hazırlanmadan önce banyoyu kullanmak yok,” diye devam etti.

“O zaman mutfak lavabosuna işerim.”

“TV’de izlediklerime laf edemezsin,” diye uyardı.

“Ben TV izlemem ki,” diye hatırlattı Zavien.

“Ve son olarak,” derken Lara, Zavien’in çocuksu cevaplarını duymazdan geldi. “Burada kalacaksan pijama partisi geleneklerine uymak zorundasın.”

“Lavaboya işemek ve yatak odana gizlice girmek dışında mı?”

Lara ona öfkeyle baktı. “Pijama partisine dair bütün gelenekler. İtiraz yok.”

Elini Zavien’e uzatarak kabul etmesini bekledi. Zavien tedirgin görünüyordu ama Pablo kazağından başını çıkarıp çenesinin altını yaladığında iç çekip Lara’nın elini sıktı.

“Ne kadar kötü olabilir ki?” diye sordu rahat bir tavırla. Lara ona sırıttığında Zavien’in yüzündeki dehşet, Lara’nın haftanın son iş vardiyası boyunca keyifli olmasına yetmişti.

***

Eve geldiğinde evde birinin olması tuhaf bir histi. Zavien çoğu insan gibi “çalışmıyordu”. Eleştirmenlerin mesaisi sabah 9’da başlayıp akşam 5’te bitmiyordu. Sadece Zavien, onun bilgisayarı ve Lara’nın duşunun köşesini kaplayan kocaman saç şampuanı/saç kremi/vücut şampuanı şişesi vardı.

Lara o şeyi gördüğünde şoke olmuştu.

“Bu nasıl hem şampuan hem de saç kremi olabilir?” diye sordu şüpheyle. Zavien sadece omuz silkip klavyesinde yazmaya devam etti.

“Ve nasıl aynı zamanda vücut şampuanı da olabilir?”

Yine omuz silkti.

“Teninin pul pul olmamasına şaşırdım. Tişörtünü çabucak yukarıya kaldıramaz mısın? Cildin muhtemelen pul puldur.”

“Kıyafetlerimi çıkarmamı istiyorsan önce bana yemek ısmarlaman gerekecek,” dedi Zavien gözlerini ekrandan ayırmadan.

“Seni yargılamayacağım. Yani çok fazla yargılamayacağım.”

Hâlâ tepki yoktu. Lara iç çekerek koltuğa geri yaslandı.

“Biliyorsun, eğer cildinde pullanma varsa…”

Zavien iç çektikten sonra sonunda ona baktı, takılmalarından açıkça sıkılmıştı.

“Tişörtümün altında ne olduğunu çok iyi biliyorsun.”

Bu sözler üzerine Lara’nın yüzü kıpkırmızı oldu. Zavien züppe bir şekilde sırıttıktan sonra işine geri döndü.

Lara sessizce homurdandı, somurturken dudakları büzüldü. Çıplakken nasıl göründüğünü çok iyi biliyordu ama bunu ona hatırlatması kabalıktı. Onu o şekilde görmeyeli uzun zaman olsa da Lara o kasları hâlâ net bir şekilde hatırlıyordu.

Garip hijyen ürünleri kullanmasına rağmen teni şaşırtıcı derecede yumuşacıktı. Ona dokunurken teninin verdiği hissiyat hâlâ aklındaydı. Bir de o inleme meselesi vardı.

Neden onun üzerinde aynı etkiyi yaratamıyordu acaba? En sevdiği dar şortla ortalıkta dolaşsa işe yarar mıydı?

Bu düşünceyi hemen kafasından attı. Şehvet dolu hisler yasaktı. Onlar arkadaştı. Aralarındaki bütün çizgileri bulanıklaştıran şeyler yapmış olsalar da, yani Lara yapmış olsa da, arkadaş olarak kalmalıydılar.

Ama yine de onun sağlığını düşünüyordu. Aksi taktirde kötü bir arkadaş olmaz mıydı? Evet, bu tamamen Zavien’in cilt sağlığıyla ilgiliydi. Başka bir şeyle değil.

Zavien yorgun bir şekilde iç çektikten sonra sonunda bilgisayarını kapatıp tüm dikkatini ona verdi.

“Görene kadar bana bakmaya devam edeceksin değil mi?” diye sordu.

“Ben sadece iyi bir arkadaşım,” diye cevap verdi Lara burnunu havaya dikerek. Önemsemez bir tavırla burnunu çekti. Sadece ona bakmaya devam etmek istiyordu.

“Ki aynı şeyi senin için söyleyemeyeceğim,” diye ekledi somurtarak.

Çabaları kıyafetlerini çıkarmasına yetmemişti ama Zavien sessizce yanına oturduğunda yüzüne oldukça yakından bakabilme şerefine nail olmuştu.

Geçici ev arkadaşı kurallarına göre, Zavien bütün pijama partisi geleneklerini yerine getirmek zorundaydı ve yüz maskeleri Lara’nın en sevdiklerinden biriydi.

“Ee, bir şey var mı?” diye sordu Zavien sıkılmış bir sesle.

“Var,” diye yalan söyledi Lara. Tanrı aşkına teni mükemmeldi, yumuşak ve lekesizdi.

“Yüzünü yıkamak için ne kullanıyorsun?”

“Bilmiyorum,” diye cevap verdi iç çekerek. “Alışverişe gittiğim hafta markette ucuz olan ne varsa onu alıyorum?”

Lara ondan nefret ediyordu. Yeşil, yapışkan yüz maskesini cildine biraz sert bir şekilde sürdü. Bunu yaparken Zavien’in gözlerindeki muzip bakışı görmezden geldi.

“Yani, kendini ve başkalarını Shrek’e dönüştürmek pijama partisi geleneği mi?” diye sordu.

“Evet, şimdi sessiz ol.”

“Sessiz olmak da bir gelenek mi?”

“Hayır ama sana susmak yakışıyor,” diye karşılık verdi sahte bir tatlı gülümsemeyle. Zavien buna alınmamıştı.

Maskeyi yüzünün yarısına sürdüğünde Zavien iç çekti ve koltuğa yaslanıp ondan uzaklaştı.

Lara ona sinirli bir bakış attı ama Zavien yerinden kımıldamadı.

“Keşke sadece tişörtümü çıkarsaydım,” diye yakındı.

“Artık çok geç.”

Sonraki bölüm
App Store'da 5 üzerinden 4.4 puan aldı.
82.5K Ratings
Galatea logo

Sınırsız kitap, sürükleyici deneyimler.

Galatea FacebookGalatea InstagramGalatea TikTok