Lycan Vârisi - Kitap kapağı

Lycan Vârisi

A. Makkelie

Kara Orman

”Onları öldüreceğim! Uzuvlarını vücutlarından tek tek ayırıp geriye hiçbir şey kalmadığından emin olacağım!” Mike öfkeliydi.

Nerede olduğunu ya da ne kadar zaman geçtiğini bilmese de öfkesini hâlâ tüm varlığıyla hissedebildiği için koşmaya devam ediyordu.

”Bir kurt adam sürüsü beş yaşındaki bir kıza nasıl işkence edebilir? Bunlar ne tür hastalıklı piçler böyle?” Aynı duyguları yaşadıkları için, Dominic kurdunun öfkesini hissedebiliyordu.

Kiara ona yaşını söyler söylemez Mike kontrolü eline alıp koşmaya başlamıştı. Bu kadarını beklemiyordu.

Onu neden etkilediğine dair hissettiği kafa karışıklığı.

Küçük bir kıza işkence çektirdikleri ve ona kötü muamele ettikleri için Kara Orman Sürüsü’ne duyduğu öfke.

O kızın gerçekte ne olduğunu bilmemesi.

Dominic derin bir iç çekti. Kızın tüm özellikleri insan olduğuna işaret ediyordu. Ama neden bir kokusu yoktu?

Ebeveynleri kurtken o nasıl insan olabilirdi?

Bir kurdun ısırığından nasıl kurtulmuştu?

Ve en önemlisi, onun kurt adının Mike olduğunu nereden biliyordu?

Kiara’ya kurt adını hiç söylememişti ve başka bir yerden duymuş olmasının imkânı yoktu. Kız oraya geldiğinden beri hiç kimseyle konuşmadığı için bundan gayet emindi.

Mike, ”Hepsini öldüreceğim!” ~dedi.

Dominic tekrar iç çekti. ”Bunu yapmak istediğini biliyorum ama hiçbir şey bilmiyoruz. Cevaplanmamış bir sürü soru var.”

Mike homurdanarak devrilmiş bir ağacın üzerinden atladı. ”Kızla ilgili ne yapacağız?” Dominic kurduna cevap vermedi. Ne yapacağını bilmiyordu.

”Evet, ben de bilmiyorum, Nic. Ama biz Alfa’yız. Meseleyi öylece bırakamayız. Sürümüzde ne idüğü belirsiz bir kız var.”

”Sahiden de onunla ilgili cevaplanmamış bir sürü soru var. Onun ne olduğunu ve en önemlisi bir tehlike arz edip etmediğini anlamalıyız. Düşünmemiz gereken bir sürümüz var.”

”Biliyorum, Mike. Bunun tamamen farkındayım. Sadece bir sonraki en iyi hamlenin ne olacağını bilmiyorum.”

Mike bir ağaçtan kıl payı kurtulurken sonunda çevresine bakmayı akıl etti. ”Biz hangi cehennemdeyiz?”

Dominic, ”Bunu cidden bana mı soruyorsun? Koşan sensin!” diye cevap verdi.

Mike gözlerini devirip yavaşladı. Buradaki orman farklıydı. Ağaçlar sık olduğu için orman daha da karanlık görünüyordu.

Mike, ”Neden ağaçların arkasında saklanan bir tehdit varmış gibi hissediyorum?” diye sordu. Sessizce ve temkinli adımlarla ilerlemeye başladı. Bir süre sonra önünde bir ev belirdi.

Mike etrafına bakınarak, ”Burası bir sürü evi. Ama kurtlar nerede?” diye sordu.

Dominic, ”Bilmiyorum,” dedi.

Mike bir adım daha atınca burnuna hücum eden metalik koku gözlerini yaşarttı.

Kan kokusu.

Dominic uyarırcasına bir ses tonuyla, ”Sanırım nerede olduğumuzu biliyorum,”~ dedi. Mike eve doğru yürürken evden gelen sesleri duydu. ~”Mike, kontrolü bana geri ver.”~

Mike sorgulamadan itaat etti. Bir çalıya doğru yürüyüp arkasına saklandı. Kokusunu alamayacakları kadar uzağa ama onları duyabileceği kadar yakına konuşlandı.

Birinin, “Umurumda değil!” dediğini duydu.

“Alfa, kararlarını asla sorgulamam ama tehlikedeyiz. Blake ile o pislik yaverleri hâlâ etrafta gizleniyor olabilir.”

Mike kısık sesli bir hırıltı duydu. Sürü evinin önünde yerde yatan birkaç ölü kurt olduğunu gördü. ”Nic, bir şey soracağım. Neden her zaman bu kadar haklı olmak zorundasın?”

Dominic’in kıkırdadığını duydu. ”Bu defa haklı olmak istememiştim, inan bana.”

Mike evden çıkan üç adam gördü. İçlerinden birinin elinde kâğıtlar vardı. Neden birkaç kâğıt parçası uğruna saldırıya uğrama riskini göze almışlardı?

Kâğıtları tutan adam, adamlardan birine, “John, ne taraftan?” diye sordu.

“Bu taraftan, Alfa.”

”Siktir. Bu Kara Orman Sürüsü Alfa’sı Jamie.” Donup kalan Mike diğer iki adama baktı. ~”Onlardan biri Beta Mikah. Diğerini tanımıyorum.”~

Adamlar Mike’a çok da uzak olmayan bir ağaca doğru yürüyordu.

Mikah, “O kâğıtlar için bu kadar uğraşmana ne gerek var? Kız muhtemelen çoktan ölmüştür,” dedi.

Jamie hızla arkasını dönüp Mikah’nın boğazını sıktı. Zehir dolu sesiyle, “Çünkü ölmüş olsaydı, hepimiz çoktan ölmüştük!” dedi.

Kiara’yla ilgili mi konuşuyorlardı?

O ölürse neden hepsi ölmüş olacaktı?

Dominic, Jamie’yle yalnızca bir kez karşılaşmıştı. Sevgi dolu iyi bir Alfa olmaktan çok uzaktı ve tüm sürüsü ondan inanılmaz derecede korkuyordu. Sürülerinin haydutlardan kalır yanı yoktu.

Tek farkları gerçek haydutlar olmamalarıydı. Her zaman safkan lycana takıntılı hâlde onu bulmaya çalışırlardı. Bunun nedeni bilinmiyordu.

“Özür dilerim, Alfa. Ama ne anlamı var anlamıyorum. O yalnızca değersiz bir insan.”

“Çünkü biz senin bilmediğin bir şey biliyoruz, Mikah.”

“Neymiş o, John? Ben Beta’yım. Sürüde olup biten her şeyi bilirim.”

”Artık bir sürüleri olmadığına göre, ‘geçmişte’ olup bitenlerden bahsediyor herhâlde, değil mi?” Dominic, Mike’a kıkırdadı.

“Hayır, bilemezsin Mikah. Bunu bilmiyorsun.”

“Sen neden bahsediyorsun, Alfa?”

“Konu John’un sürtüğü. Ama bunu burada tartışmayacağız.”

“Benden neyi saklıyorsun?”

“O sürtük eşini bulmadan önce onu tekrar ele geçirmemiz gerektiğini söylüyorum!”

”Bir saniye, ne? O bir insan, onun eşi olamaz.” Mike’ın sesi hem şaşkın hem sinirli tınlıyordu.

”Onun insan olmadığını az önce teyit ettik, Mike. Sanırım bu belgeler de bunu kanıtlar nitelikte.”

Mike kıkırdadı. ”Gidip şunları yakalayalım.” Mike peşlerinden gitmeye yeltense de Dominic onu durdurdu.

”Ne yaptığını zannediyorsun? Jamie bir Alfa, Mikah ise Beta ve destek için yanlarında bir adam var. Biz tekiz! Bu resmen intihar!”

”O belgelerin bunu kanıtlayacağını kendi ağzınla söyledin!”

”Ama doğruca üzerlerine yürüyüp bizi öldürtmeni istemedim!”

”Ne demek istediğini nereden bileyim?”

”Aynı beyni paylaşıyoruz!”

”Öf be! Başka bir insan istiyorum!”

”Evet, ben de başka bir kurt istiyorum ama mümkün değil, o yüzden çocukluk etmeyi kes Mike.” Mike bunun üzerine kısık sesle homurdandı.

Jamie, Mike’ın arkasına saklandığı çalıya bakarak, “O da neydi öyle?” diye sordu.

Dominic, ”Aferin seni aptal,” dedi.

”Ah, şimdi aptal ben mi oldum?”

”Hırladın!”

”Senin yüzünden hırladım!”

”Lanet olası çocuk!”

”Göt!”

”İt!”

Jamie çalılara doğru yürürken, Dominic Mike’ı bastırdı. Uzaktan bir uluma sesi yankılandı.

“Gitmeliyiz.” John küçük bir kutu çıkarınca üç adam koşarak uzaklaştı.

Bir uluma daha duyuldu. Mike tanıdık ulumadan Dean’in onu aradığını anladı. Ulumanın kaynağına doğru koşup çok geçmeden Dean’i buldu.

Birbirlerinin önünde durdular.

Dean başını Mike’a doğru saygıyla eğdi. ”Alfa,” dedi.

”Burada ne işin var, Dean?”

”Neredeyse bir gündür ortalıkta yoksun. Endişelenmeye başlamıştım.”

Mike insan sesiyle kıkırdıyormuş gibi hafifçe homurdandı. ”Yani tek başına beni aramaya mı geldin?”

”Sahiden de o kadar aptal olduğumu mu düşünüyorsun, Alfa?” Mike’ın sağında gri gözlü, koyu kahverengi kürkünde açık kahverengi lekeler bulunan başka bir kurt duruyordu. Bu Gama Kyle’ın kurdu Mason idi.

Başını Mike’a doğru saygıyla eğdi.

”Bir anlığına öyle sandım. Sürü o kahrolası Blake’ten kim koruyor?”

Dominic kafasının içinde kıkırdadı. ”Kahrolası mı? Gerçekten mi? Bana göt ona kahrolası mı diyorsun?”

Mike gözlerini devirdi. ”Kapa çeneni, Nic.”

”Yetkiyi Cora’ya verdim.”

Mike sızlandı. ”Harika. Cora’nın keyfi yerindedir. Nihayetinde kurtları kontrol ediyor.”

Mason, ”Burada ne yapıyorsun? Burası Kara Orman Sürüsü’nün bölgesiydi,” diye sordu.

Mike başını onaylarcasına salladı. ”Biliyorum. Koşmam gerekiyordu, bu yüzden nereye gittiğime dikkat etmedim. Ama bunu yapmam iyi oldu, çünkü kimin hayatta olduğunu ve Kiara’nın kesinlikle insan olmadığını öğrendim.”

Mason ile Dean bir anlığına bakıştı. ”Ne demek istiyorsun?”

”Az önce Alfa Jamie, Beta Mikah ve John adında bir sürü üyesinin bir kutu aldıklarını ve bir kızla ilgili bazı bilgileri ele geçirdiğini gördüm. Kızın adını söylemediler ama John’un sürtüğü olduğunu söylediler.”

”Mikah ona kâğıtları almak için bu kadar zahmete girmelerine gerek olmadığını, çünkü kızın şimdiye kadar ölmüş olacağını söyledi ama kızın hayatta olduğundan oldukça emin görünen Jamie kız ölseydi, hepsinin çoktan ölmüş olacağını söyledi.”

”Ardından, eşini bulmadan önce onu geri almaları gerektiğini söyledi.”

Dean, ”Bunun Kiara’yla ilgili olduğundan nasıl bu kadar eminsin?” ~diye sordu.

”Çünkü Mikah ondan ‘değersiz bir insan’ diye bahsetti. Blake sadece Kiara’yı buldu. Burada başka insan yoktu.”

Mason ile Dean şok içinde ona bakıyordu. ”Bir insanın eşi olamaz, öyleyse o kız neyin nesi?”

Mike başını iki yana salladı. ”Bilmiyorum. Ama öğreneceğim. Haydi, geri dönelim.”

Sonraki bölüm
App Store'da 5 üzerinden 4.4 puan aldı.
82.5K Ratings
Galatea logo

Sınırsız kitap, sürükleyici deneyimler.

Galatea FacebookGalatea InstagramGalatea TikTok