İhanetin Ardından - Kitap kapağı

İhanetin Ardından

Iandra Taylor

0
Views
2.3k
Chapter
15
Age Rating
18+

Özet

Kocasının onu aldattığını öğrendiğinde Jaqueline’ın dünyası başına yıkılır. Yakışıklı Dedektif Jake Holland hayatına girdiğinde Jaqueline hayatına devam etmeye ve yeniden sevmeye hazırdır, ancak terk ettiği kocası Jaqueline’ın peşini bir türlü bırakmaz. Ayrılık sonrası hayatına devam etmeye çalışırken binbir türlü baskı ve zorlukla mücadele eden Jaqueline için adalet yerini bulacak, Jaqueline sonunda hak ettiği mutluluğa kavuşacak mı?

Fazla göster

Bölüm 1: Her Şeyin Başladığı Yer

JAQUELINE

Yoğun çiçekli parfüm kokusu gözlerimi yakıyordu. Kocamın arabasına bindiğim anda kokuyu fark etmiştim. Ben sadece vanilya ve hanımeli gibi daha hafif kokular kullanırdım. Russ iş yerindeki kızı falan mı eve bırakmıştı? O kız ağır kokan parfümleri seviyordu.

Arabayı havalandırmak için camları indirdim. Gözlerim saatlerdir soğan kesiyormuşum gibi sulanıyordu.

Russ bu sabah arabamı bakıma götürdükten sonra annesi beni aramış, onu hastaneye götürmemi istemişti. Russ’ın annesi bir süredir hastaydı. Onu benim arabama bindirip indirmek daha kolay olduğundan doktora benim arabamla gidip geliyorduk.

Maxine, yani Russ’ın annesi, göz ardı edilemeyecek bir kadındı. Kocası Rich, ona sırılsıklam âşıktı. Russ onların tek çocuğuydu. Russ babasıyla birlikte kendilerine ait hukuk bürolarında çalışıyordu, ben ise ev hanımıydım. O yüzden Maxine hastalandığında onunla ilgilenmek bana düşmüştü.

Arabayı kayınvalidemin kapısına çektim ve Maxine’in arabaya binmesine yardım ettim.

“Canım, neden bütün camlar açık?” diye sordu Maxine. Uzun saçlarım sürekli birbirine dolandığı için camlar açıkken araba kullanmaktan nefret ederdim. Maxine de bunu biliyordu.

“Arabada çok ağır bir parfüm kokusu vardı. Gözlerimi yaşarttı, hem seni de rahatsız eder diye düşündüm,” dedim ona gülümseyerek.

Doktorun muayenehanesine giderken yolculuk harika geçmişti. Şirkette işlerin ne kadar iyi gittiğinden ve Maxine’in torun sahibi olmayı ne kadar çok istediğinden bahsetmiştik. Russ’la neredeyse on yıldır evliydik. Maxine torun konusunda artık sabırsızlanmaya başlamıştı.

İçimden gözlerimi devirdim. Yakında otuz yaşıma basacaktım, hâlâ oldukça gençtim. Bebek sahibi olmakta herhangi bir sorun yaşayacağımı sanmıyordum.

Doktorun muayenehanesine ulaştığımızda arabadan indim ve Maxine’in ön kapıdaki tekerlekli sandalyeye binmesine yardım ettim. Hâlsiz görünüyordu, bu yüzden bir hemşire onu içeriye almak için dışarıya çıkmıştı.

“Jaqueline, rica etsem arabayı kontrol eder misin? Sanırım telefonumu düşürdüm,” diye sordu Maxine onu içeriye götürürlerken.

“Elbette,” diye karşılık verdim.

Arabayı park edip arabadan indim ve yolcu tarafındaki kapıya yöneldim. Etrafa bakındım ama telefonu göremeyince elimi koltuğun altına soktum. Elime paket gibi bir şey geldikten sonra parmağıma sivri bir şey battı.

Koltuğun altındaki her şeyi elime aldım. Maxine’in telefonunu bulmuştum ama elimde telefondan çok daha fazlası vardı.

Telefonun yanında bir prezervatif paketi ve elmas bir küpe duruyordu. Russ’la prezervatif kullanmazdık. Evliydik ve tek eşli bir ilişkimiz vardı, ya da ben öyle sanıyordum. Geçenlerde Russ’ın yanında çalışan kızın kulağında da benzer küpeler görmemiş miydim?

Gözyaşlarımın gözlerimi yaktığını hissettim. Russ bunu bana nasıl yapabilirdi? Kendimi ona adamıştım. Tüm ilişkimiz boyunca onun ihtiyaçlarını benimkilerin önüne koymuştum. Onu herhangi bir kadının sevebileceğinden çok daha fazla sevmiştim.

Prezervatif paketini ve küpeyi çantama atıp Maxine’in telefonunu aldım. Muayenehaneye girerken gözyaşlarımı sildim. Annesinin benim yüzümden endişelenmesini istemiyordum. Maxine bana karşı çok nazikti. Bekleme odasına girip yanına oturduktan sonra ona gülümsedim.

Maxine bir an bana baktı. “Canım, ağlıyor muydun?”

“Telefonunu ararken burnuma yine o parfüm kokusu çarptı. Endişelenecek bir şey yok,” dedim gülümsemeye çalışarak.

Dikkatimi toplamak için elimden geleni yapıyordum. Aklımdan sürekli Russ’ın arkamdan ne işler çevirdiği geçiyordu. Kör müydüm yoksa aptal mı? Şimdiye kadar nasıl fark etmemiştim?

“Enfeksiyonun geçtiğinden emin olmak için bir hafta sonra tekrar görüşeceğiz.” Doktorun sesini duyunca düşüncelerimden sıyrıldım.

“Teşekkür ederim doktor,” dedi Maxine kapıdan çıkarken.

Yolculuğun geri kalanı bulanıktı. Maxine durmadan konuşuyordu, ben de söyledikleriyle ilgileniyormuş gibi davranmaya çalışıyordum ama çantamdaki şeylerden başka hiçbir şeye odaklanamıyordum.

Kayınvalidemin evine döndüğümüzde Rich kapıda bizi bekliyordu. Yanımıza gelip Maxine’in arabadan inmesine yardım ederken, ona Maxine’in ilaçlarını uzattım.

“Rich, Maxine’in o hapları içtiğinden emin ol,” derken sevimli çifte gülümsedim. “Ben dönsem iyi olacak. Russ birazdan evde olur. Bugün arabamı bakıma götürmüştü. Belki bu gece bir yerlere gideriz.”

“Russ bu gece Casey ile fazla mesai yapacaktı sanki,” dedi Rich.

“Casey mi?”

“Çalışan kızı tanıyorsun. Avukat yardımcısı olmaya çalışıyor. Bütün hafta bir dava üzerinde çalıştılar.”

Yüzümü nötr tutmaya, hissettiğim acıyı belli etmemeye çalışıyordum. Kendimi tutmam gerekiyordu.

“Muhtemelen işlerini erkenden bitirmiştir. Russ’ın ne kadar tatlı olduğunu bilirsiniz,” dedim yüzümde kocaman bir gülümsemeyle. Oğullarının arkamdan neler çevirdiğini bilip bilmediklerini merak ediyordum. Bu sadece bizi değil, ailelerimizi de etkileyecekti.

Eve dönerken aklımdan bir sürü şey geçiyordu. Russ neredeyse bir yıldır geç saatlere kadar çalışıyordu. Casey de yaklaşık bir sene önce işe başlamıştı. Ofise gittiğimde bana sürekli gergin bir şekilde gülümserdi.

Garaja girdiğimde arabamın yerinde olmadığını gördüm. Russ henüz evde değildi. Kontağı kapatıp öylece orada otururken geçen yılları düşündüm.

Russ’la üniversiteden hemen sonra evlenmiştim. Ona karşı hiç şansım yoktu. Onda beni kendine çeken bir şeyler vardı. Casey’nin ona neden âşık olduğunu anlayabiliyordum. Üniversitedeki kızların çoğu bir zamanlar Russ’ın peşindeydi.

O hukuk fakültesinde okurken ben çalışıp evin faturalarını ödüyordum. İngilizce diplomam vardı, bunu öğretmenlik yapmak için kullanabiliyordum. Russ okulu bitirip aile şirketinde çalışmaya başlayınca benden işi bırakıp evde oturmamı istemişti.

Russ evdeyken mutlu görünüyordu, kavga etmiyorduk. Evliliğimizin büyük bölümünde neredeyse her gün, bazen günde birkaç kez seks yapıyorduk ama son zamanlarda sadece hafta sonları seks yapmaya başlamıştık. Russ yavaş yavaş benden uzaklaşıyordu. Nasıl bunu fark edemeyecek kadar aptal olabildim?

Onunla birlikte olmak için çok şeyden vazgeçmiştim. Benden istediği her şeyi yapmıştım ama elime ne geçmişti? Aldatılmıştım, kalbim kırılmıştı.

Bundan önce ihanete uğramak nasıl bir his bilmiyordum. Sanki acı bir hap yutmuştum da hap boğazıma takılmıştı. Boğazımda takılı kalan hapın acı tadı ağzımı dolduruyordu. Kendimi dünyadaki en büyük aptal gibi hissediyordum ama gerçekten her şeyin yolunda olduğunu sanıyordum.

Bunu öylece kabullenmeyecektim. Özel bir dedektif bulup bu meseleyi halledecektim. Her adımımı dikkatli atacaktım. Canı yanan tek kişi ben olmayacaktım.

Sonraki bölüm
App Store'da 5 üzerinden 4.4 puan aldı.
82.5K Ratings
Galatea logo

Sınırsız kitap, sürükleyici deneyimler.

Galatea FacebookGalatea InstagramGalatea TikTok