Galatea logo
Galatea logobyInkitt logo
Sınırsız Erişim Edin
Kategoriler
Oturum aç
  • Home
  • Kategoriler
  • Listeler
  • Oturum aç
  • Sınırsız Erişim Edin
  • Destek
Galatea Logo
ListelerDestek
Kurtadamlar
Mafya
Milyarderler
Toksik Aşk
Slow Burn
Düşmandan Sevgiliye
Paranormal ve Fantezi
Ateşli
Spor
Kolej
İkinci Şans
Tüm Kategorileri Gör
App Store'da 4,6 puanlı
Hizmet ŞartlarıGizlilikBaskı
/images/icons/facebook.svg/images/icons/instagram.svg/images/icons/tiktok.svg
Cover image for Jekyll ile Hyde

Jekyll ile Hyde

3. Bölüm

ROGUE

Barbekü günü, yatağımda iki sıcak bedenle ve Shorty’nin partisinden kalma baş ağrısıyla uyandım.

Kahretsin, kral olmak güzeldi.

Kendime bir kere daha muamele yaptırdıktan sonra isimsiz iki fahişeyi yataktan kovup duşa yöneldim. Vücudumu köpüklerken aklıma dün geceki seksi dövmeci geldi.

Adını da hatırlamam uzun sürmedi. Jamie Sinclair.

Pete birkaç ay önce başka bir dövmeciyi işe almak için izin istemişti ve ben de pek düşünmeden ona izin vermiştim. Stüdyonun sahibi olsam da dövmeyle ilgili pek bir şey bilmediğim için onun işini bildiği gibi yapmasına müsaade ediyordum.

Ama yeni dövmecinin seksi bir porno yıldızına benzediğini bilmiyordum. Bilseydim, daha önce dükkâna uğrayıp icabına bakardım.

Gelgelelim Jamie ben de dâhil hiçbirimize yüz vermemişti.

Breaker her zamanki saçmalıklarını sergileyince Jamie bunu diğer hatunlar gibi cilveli bir gülümsemeyle karşılamak yerine ona haddini bildirmekle kalmamış, onunla bir şekilde bağ kurmuştu.

Resmen Breaker’la bir bağ kurdu. Hem de kişisel bir seviyede.

Breaker’ın bağ kurulabilecek bir insanlığı kalmadığı için bunun mümkün olduğunu bile bilmiyordum. Ondan kulüp için düzenli olarak yapmasını istediklerimiz yüzünden tüm duyguları yıpranmış ve hasar almıştı.

Ve bu boktan hayatta mutluluğu hak eden biri varsa o da benim adamım, Breaker idi.

Evet, Breaker da bizim gibi içkiye, uyuşturucuya ve kadınlara düşkündü ama bunlar onun için yüzeyseldi. Kendini hiçbir zaman tam anlamıyla kaptırdığı olmamıştı. Hiçbir zaman güzel duyguları kötü duygularla savaşabilmeleri için kabul edecek noktaya gelememişti.

Ve ona çok kötü şeyler yaşatmıştım.

Bu yüzden, Jamie Sinclair’i düşünmek bile yeni tatmin edilmiş aletimi tekrar sertleştirmeye yetse de geri çekilip Breaker’ın hak ettiğini almasına müsaade etmem gerekiyordu.

Bunu sonuna kadar hak etmişti.

Kulüp binasına girdiğimde dün geceki kaostan eser kalmadığını ve etrafın parıl parıl olduğunu görmek beni şaşırtmadı. Kulüp kadınları işlerini biliyordu. Bardaki Cindy bir şey söylememi beklemeden bana koca bir fincan sade kahve doldurdu.

Kısa bir süre sonra bana katılan Steel gece boyu parti yapmış altmış beş yaşındaki birine göre fazlasıyla dinç görünüyordu. Senelerdir içtiği klasiği, yarısı Fransız kremasıyla doldurulmuş bir fincan kahveyi nezaketle bardan aldı.

Jamie Sinclair’in geçmişini araştırmasını istediğim Steel bana istediğim dosyayı uzattı. Breaker onunla ilgili ciddiyse onun adını sanını öğrenmem gerekiyordu.

Yirmi altı yaşındaki Jamie Sinclair, Winchester, Virginia’da doğmuştu. Liseyi Veritas Akademi’de okumuş ve Georgetown’da sanat tarihi üzerine lisans eğitimi almıştı. Banka hesabında on bin dolar civarı parası vardı. Honda Civic arabasıyla son altı yılda dört park ve iki hız cezası almıştı.

Hepsi bu kadardı.

Bu kadar sağlam eğitim almış muhteşem bir kadının küçük kasabamda tanınmayacak bir dövmeci olmak istemesinin sebebi ne olabilirdi?

“Başka ne var?” diye sorduğumda Steel başını iki yana salladı.

Kulüp kadınları barbeküyü hazırlamak için gelmeye başladığında Pam tek bakışıyla Cindy ve diğer kızları dışarı gönderdi. Cumartesi günleri aile ve kulüp dışındaki kızlara yer yoktu.

Heyecanlı görünen Breaker odasından çıkarken arkasından kimsenin çıkmadığını fark ettim. Özellikle de dün geceki gibi bir eğlencede kendini çekmek onun yapacağı bir şey değildi.

Jamie konusunda ciddi olmalıydı. Bu onun kararıydı ama bu benim bir daha asla yürümeyeceğim bir yoldu. Bir kadına bağlanmaya çalıştığım ilk ve tek seferde kulüp de benimle perişan olmuştu. Bu işin tek iyi yanı benim küçük Angel’ım idi.

Breaker bir şişe Jack alıp kafasına diktikten sonra cigarasını yaktı. Her zaman kafein için fazla gergin olduğundan, bunu genellikle içki ve otla yatıştırmaya çalışırdı.

Ona Jamie Sinclair meselesini sormak için can atıyordum ama konuşmayacağını biliyordum.

Kulüp binası yavaş yavaş kardeşler, eşleri ve çocuklarıyla doldu. Biri müziği başlatırken ben de Angel’ı kontrol etmeye gittim. Gece Aspect’in evinde kalmıştı. Onun da iki çocuğu vardı ve eşi son derece anaç bir tipti.

Angel’ın biyolojik annesinin keş bir sürtük olması, küçük kızımın annesiz büyüyeceği anlamına gelmiyordu. Layla, Angel’a gözü gibi bakıyordu ve ben de herhangi bir ilişki dramasıyla uğraşmak zorunda kalmıyordum. İkisi birlikte harikaydı.

Yiyecek bir şeyler alan küçük kızım bana el salladı. Bir şeye ihtiyacı olursa beni bulacağını bildiğim için ona el salladıktan sonra gelenlerle ilgilenmeye başladım. Artık baba gittiğinde göre bu insanları ağırlamak benim görevimdi.

Layla’yla konuşurken telefonuma giriş kapısıyla ilgili bir uyarı düşünce hemen güvenlik kameralarını açtım. Biz esas olarak arka tarafı kullandığımız için o taraftan sadece yabancılar geçerdi. Kamerada Jamie Sinclair’in tüm seksiliğiyle yürüdüğünü görünce Layla’yla sohbeti yarıda kesip aceleyle kapıya yöneldim.

Hoparlörden çaylak Dope’un güldüğünü duydum. Jamie’ye racon kestiğinde olayların nasıl gelişeceğini görmek için bekledim. Ama Dope onun mükemmel kıçını avuçladığında kıpkırmızı kesildim. Öfkeden gözüm dönünce silahımı çıkarıp onu herkesin içinde vurmak istedim.

Ben kendimi toparlayamadan Jamie kontrolü eline aldı. Dope’u iki sağlam darbeyle yere serdikten sonra onun tepesinde İngiltere Kraliçesi gibi dikildi.

Krala layık bir kraliçe.

Bu düşünceyle aletim kıpırdanınca onun Breaker’ın kızı olduğunu kendime hatırlatmak zorunda kaldım. Hızlı hareket ederek onu kaçmadan önce yakalamayı başardım.

Tank peşimden gelmiş olacak ki hemen Dope’u kontrol edip bana hâlâ nefes aldığını göstermek için başını salladı. Sonra bu hatunla başa çıkmak için desteğe ihtiyacım varmış gibi yanıma geldi.

Tehlikeli bir yırtıcının yakınında olduğunu hisseden Jamie gevezelik etmeye başladı.

Biraz komikti ama ona artık ailenin bir parçası olduğunu söylediğimde gözlerindeki aç bakış hoşuma gitmedi. Belki bunların hepsi bir oyundu ve Breaker’la sadece ona sunabileceği güvenlik ve statü için ilgileniyordu.

Bu düşünce beni huzursuz ettiği için ona birden ölüm tehditleri savurmaya başladım. Aklıselim bir hatun o noktada arkasına bakmadan kaçardı ama Jamie’nin bakışlarının eridiğini ve üst bacaklarını birbirine bastırdığını gördüm.

Bu hatun ölüm tehdidimden resmen tahrik olmuştu. Breaker’la sandığımdan daha fazla ortak noktası olabilirdi.

Tam Breaker’ı siktir edip onu kulübenin köşesinde becermeye karar verdiğimde çekip gitti.

Benim için yaptığı onca şeyden sonra sadece kafamın içinde bile olsa Breaker’a nasıl böyle saygısızlık edebilirdim? Berbat hissediyordum ve bu Jamie Sinclair’in suçuydu.

Tank yaklaşıp, “Bu çıtır nerede takılıyormuş?” diye sordu.

“Pete’in stüdyosunda,” diye homurdandığımda Tank kaşlarını kaldırdı.

“Da Vinci gibi dövme yapan yeni dövmeci bu mu? Dövme yaptırmanın zamanı gelmiş.”

Ardından Dope’un yanına dönüp onu koca omzuna attıktan sonra kulüp binasına yürüdü. Onu kulüp doktoruna götürüyor olmalıydı.

Tekrar kalabalığa dönüp Jamie Sinclair’i ve onu insanlara tanıtan Breaker’ın kocaman gülümsemesini görmezden gelmek için elimden geleni yaptım. O herifi bu kadar mutlu görmemiştim.

Kendimi zar zor dizginlediğim birkaç saatin ardından telefonum tekrar çaldı. Kapıda başka biri daha vardı. Bu seferki araba fiyakalı siyah bir şehir arabasıydı.

Ballistic, arabada Richard Forte’un olduğunu mesajla bildirdi. Tam gününü bulmuştu.

Breaker’la göz teması kurunca başımı kapıya doğru hafifçe salladım. Bu dallama Forte, mesajımı bir türlü almıyordu. Breaker’ın marifetlerini konuşturmasının vakti gelmişti.

Yoksa onu Jamie Sinclair’den uzaklaştırmak gibi özel bir niyetim yoktu.

Kapıya vardığımızda Breaker yerinde duramıyordu. Arabanın karartılmış camını tıklattım. Camın inmesiyle özel dikim takım elbise giymiş küstah bir aptalın kristal bardağından viskisini yudumladığı görüldü.

Forte bize son teklifini sunmak için ağzını açsa da Breaker buna fırsat vermeden en sevdiği muştasıyla şoför camını yumruklayıp şoförü gömleğinden tutarak dışarı sürükledi.

Richard Forte, babamın bana bıraktığı bin dönümlük araziyi satın almak isteyen bir emlak deviydi. Arazim Phoenix ile Carefree arasında yer alıyordu ve Forte burayı kendisi gibi zengin beyaz aptallar için elit bir yaşam merkezine dönüştürmek istiyordu.

Bunu yapabilmek için cesedimi çiğnemesi gerekiyordu. O arazi sadece mahsulümüzü yetiştirdiğimiz yer değildi, aynı zamanda kasabamla büyük şehirdeki pislikler arasında bir tampon görevi görüyordu. Arazi satılırsa Sessizliğin Ruhları da satılmış olurdu.

Satmayı reddettiğimi açıkça belirtmiştim ve onun aile gününde çıkagelmesi kabul edilebilir bir şey değildi. Bugün Forte, insanların benimle uğraştığında neler olduğunu bizzat tadacaktı.

Breaker şoförü arabadan çıkardıktan sonra adamı gelişigüzel dövmeye başladı.

Bu zaman zarfında mesajımı netleştirmek için gözlerimi Forte’dan ayırmadım. Tekrar gelirse şoförünün yerinde o olacaktı ve Breaker ona çok daha sert davranacaktı.

Breaker kendini tutuyor olsa da işi bittiğinde şoförün yüzü kan revan içinde kalmıştı.

Forte’u arka koltuktan indirdiğimde Breaker şoför koltuğuna geçip arabayı garaja çekti. Forte’un yüz bin dolarlık arabası garajımın en yeni üyesi oldu. Forte ise çoktan telefonuna sarılmıştı. Yine de Carefree’de ona yardım edebilecek herhangi bir polis yoktu.

Breaker arabadan atlayıp barbeküye dönmeye yeltendiğinde onu hemen tuttum.

“Üstünü başını temizle. Yeni arkadaşın sağ kolun ne olduğunu bile bilmiyor. Bu hatunla ciddi düşünüyorsan ona işinin mahiyetini anlatmanı tavsiye ederim.”

Breaker duraksayıp kendine baktığı anda üzerindeki kanları yeni fark etmiş gibi afalladı. Yüzünü buruşturarak kulüp binasındaki odasına yöneldi.

Başımı iki yana sallayarak yemekler bitmeden önce bir şeyler almak için arka taraftaki büfeye yöneldim. Tabağımı doldurduktan sonra bahçede Angel’ı aradım. Her zamanki gibi basketbol sahasındaydı. Ama her zamanki gibi yalnız değildi. Jamie Sinclair’le oyun oynuyordu.

Bu kız çocuğumu kullanarak bana ulaşabileceğini düşünmüş olabilirdi.

Çitlerin arkasına saklanarak kendimi göstermeden sahaya doğru ilerledim. Kapıya vardığımda küçük kızımı değil yeni misafirimizi korkutma niyetinde olduğum için duraksadım.

Pek bir şey duyamayınca kapıdan içeri baktım. İkisi de nefes nefese sırtüstü yere yatmıştı.

Tam araya girip Angel’ı alacağım sırada konuşmaya başladılar.

“Erkekleri yenecek kadar iyi olmama yardım etme konusunda ciddi miydin?”

Küçük kızımın sesi garip bir şekilde savunmasızdı. Angel’ın savunmasız olduğunu görmemiştim. Bu hatun etrafımdaki herkesi nasıl etkisi alanına alabiliyordu?

“Elbette. İşim olmadığı zamanlarda buluşup çalışabiliriz. Okulunda basketbol sahası var mı?” Jamie’nin hafif anaç sesini duyunca aletim bir kez daha hareketlendi.

Angel, “Evet, sanırım var ama bunu kullanmamız gerekiyor,” dedi.

“Bu iyi bir fikir mi bilmiyorum. Burada olmam gerektiğini sanmıyorum.”

Neden bu aileye dâhil olduğunu hâlâ anlayamamıştı?

“Ben istediğim sürece sorun olmaz. Babama seni korumasını söyleyeceğim.”

Angel’ımın krallığımın prensesi olduğunu bildiğini anlayınca gururlandım. Ama Jamie’nin sorusu beni şok etti.

“Babanın adı ne?”

Ciddi miydi? Onun benim tek zayıf noktam olduğunu bilmiyorsa neden Angel’la ilgileniyordu?

Angel garip bir dönemden geçiyordu. Bunu atlatacaktı ve o zaman diğerleri neler kaçırdığını anlayacaktı ama şu anda yaşıtlarının ilgisini çeken bir çocuk değildi. Neyse ki zorbaları kontrol altında tutacak kadar korkutucuydum.

“Adı Donovan ama ona herkes Rogue diyor.”

Bunun üzerine Jamie doğrulup etrafına bakınmaya başladı. En azından çocuğumla tek kalmaması gerektiğini biliyordu.

Jamie, “Kahretsin,” dedi. “Bence baban benden pek hoşlanmıyor. Çalışmalarımızı gizli tutsak iyi olur.”

Angel’ın yüzünde de benimki gibi bir şaşkınlık ifadesi belirdi.

Eğer çocuğuma basketbol konusunda yardım etme konusunda ciddiyse bu sadece gözümdeki itibarını artırırdı. Bunu neden saklamak istesindi? Angel gücünü benden aldığını biliyordu.

Angel, “Babamı kızdıracak bir şey mi yaptın?” diye sordu.

“Hayır ama onunla ne zaman karşılaşsak bana ruhumun derinliklerini görebiliyormuş gibi yoğun bir bakış atıyor. Ve orada gördüklerinden etkilenmediğine eminim.”

Angel katıla katıla gülerken takla atıp yeri tokatladı. On iki yaşındaki çocuğumun onunla dalga geçmesine kızdı mı diye Jamie’ye baktığımda yüzünde küçük bir gülümseme gördüm.

Angel, “Babam sadece zamanına değecek insanlarla ilgilenir,” dedi. “Ruhunun derinliklerine bakacak kadar dikkatini çektiysen seni sevdiğini tahmin ediyorum.”

Tüm sırlarımı açık etmemesi için onunla daha sonra konuşmalıydım. Bu hatunun dikkatimi çektiğini bilmesini kesinlikle istemiyordum. Özellikle de Breaker onu kafaya koymuşken.

“Peki, beni içeri alabilirsen okuldan sonra antrenman yapmak için buluşabiliriz.”

Jamie artık ailedendi ama buraya sık sık gelecekse, bir daha rahatsız edilmemesi için bu haberi yaymam gerekiyordu. Gerçi Dope’un toplarının durumu bu işi çoktan halletmiş olabilirdi.

Angel, “Peki. Ne iş yapıyorsun?” diye sorduğunda tekrar konuşmaya odaklandım.

Jamie, “Ben bir dövme sanatçısıyım,” dediğinde Angel’ın gözleri parladı. Lanet olsun.

Angel, “Aman Tanrım!” diye ciyakladı. “Çok iyi. Bana dövme yapabilir misin?”

Jamie yüzüstü dönerek çocuğumla aynı pozisyona geçip sırıttı.

“Elbette! Ne istersin?”

Artık müdahale zamanım gelmişti. Kapının arkasından hışımla çıktığımda ikisi de sıçradı. Yere uzanıp Angel’ı yerden alarak omzumun üzerine attım.

“Dövme yaptırmak için cesedimi çiğnemen lazım,” diye homurdanıp uzaklaşırken Jamie’nin mest eden kahkahasının sesini duydum.

Bu seksi ve büyüleyici hatundan uzak durmayı nasıl başaracaktım?

Continue to the next chapter of Jekyll ile Hyde

Discover Galatea

Ateşi ÖğretAzrail'in İddiası: FinalSatılık OmegaTekinsiz AlevlerAnlaşmalı Evlilik

En Yeni Yayınlar

Noel Ruhuİyilik Meleği AŞ: Bonus İçerikSeroje: Gören GözViking Kralı'na Aşık Olmak ve Diğer Kötü KararlarHarley’nin Ateşi