Talia'nın kalbi çılgınca atmaya başladı ve o an alkolün etkisinden kurtuldu.
Korkusunu göstermemeye çalıştı. Ama Talia, onun kim olduğunu anladı. Kapıdan çıktı.
Bileğinin sertçe çekildiğini hissettiğinde derin bir nefes aldı ve kapıya doğru ilerlemeye çalıştı. Aniden adam tarafından duvara itildi.
“Sana ne zaman gidebilirsin dedim,” dedi Axel ve Talia'nın yanına çömeldi. Bakışları deliciydi.
“Dünü gerçekten unuttuğumu mu sanıyorsun?” diye sordu, Talia'nın yanağını okşarken. Talia, korkuyla yutkundu, tüm dünyanın bu sesi duyabileceğinden emindi.
Adamın elinin, hafifçe boğazını sardığını ve sıktığını hissetti. “Seninle konuştuğumda cevap vereceksin! Anlaşıldı mı?”
“Evet, efendim,” diye kekeledi Talia.
“İyi kız,” diye cevapladı adam.
Aniden kenara çekildi ve “Şimdi gidebilirsin,” dedi.
Talia rahatladı ve çabucak yürümeye başladı, henüz kapıdan çıkmamışken adamın “Bu arada, bu gece seni izliyor olacağım,” dediğini duydu.
Talia buna cevap bile veremedi, tuvaletten hızlıca dans pistine doğru koştu.
“Daha fazla shot!” diye bağırıyordu Mia.
“Hayır Mia, gidiyoruz!” Talia arkadaşını yanıtladı.
“Hayır Talia, şunu yapmayı kes, yıllardır dışarı çıkmadık zaten, haydi eğlenelim!” diye haykırdı Mia.
Mia haklıydı, bu geceyi hak etmişlerdi ve her ikisi için de bunu mahvetmeyecekti, daha fazla shot attılar ve dansa devam ettiler.
Daha sonra belini kavrayan yabancı bir el hissetti. Döndüğünde karşısında ateşli bir adam gördü ve adam sarhoştu. Onunla birlikte müziğin ritmine kendini bıraktı. Tüm gece boyunca dans ettikten sonra, sonunda bitkin düştü.
Mia'yı bulmaya gitti ve onu bir adamla öpüşürken gördü.
“Mia, geç oldu. Sabahın ikisi oldu, haydi gidelim.”
“Talia, bensiz gider misin lütfen? Sana borcum olsun tamam mı?” diye yanıtladı Mia.
Talia, Mia'ya karşı koyamadı, dudaklarını büzdü ve eve yalnız gitmeye karar verdi.
Siyah topuklu ayakkabılarını çıkardı ve sokağa çıktı. Hiç parası kalmamıştı, bu yüzden hıçkırarak ve nefes nefese kalarak hızlı bir şekilde yürümeye başladı.
Arkasında bir ses duydu. Talia , kesinlikle birinin onu takip ettiğinden emindi..
Köşeyi döndü ve arkasında yanan farları gördü. Araba aniden durunca Talia, hızla koşmaya başladı. Ama koşmasının bir anlamı yoktu, sonuçta bir arabayı geçemezdi.
Kapı açılıp arabaya doğru çekildiğinde, göğsü inip kalkıyordu. Çok fazla savaştı, çığlık attı ve de tırnakladı ama aniden ağzına bir bez kapatıldı ve bir dakika içinde bayıldı.
